Gümüşsu (Homa) Şelalesi (Çivril-Denizli)
Öz
Turizmin temelini oluşturan unsurlardan biri çekiciliklerdir. Çekicilikler, doğal ve insan yapısı(kültürel) turistik çekicilikler
olarak ikiye ayrılırlar ve turizm işletmelerinde talebi yönlendiren, turist akışınısağlayan faktörlerdendir. Çivril-Dinar tektonik
havzası, doğal ve beşeri çekicilikler açısından oldukça zengindir. Işıklıve Gökgöl gölleri, AkdağTabiat Parkı, Işıklı, Yuva, Gökgöl,
Suçıkan kaynakları, Işıklıantik kenti, Beycesultan höyüğü önemli çekiciliklerdir. Hiç şüphesiz bunlardan biri de Gümüşsu (Homa)
kasabasısınırlarıiçindeki Gümüşsu Şelalesi’dir. Çeşitli nedenlere bağlıolarak meydana gelen akarsu yatağıboyundaki eğim
kırıklıklarından, suların hızlıdüşüm yaptığıyerler olan şelaleler (çağlayanlar) önemli doğal turistik çekiciliklerden biri olup, eşsiz
görselliğe sahiptirler. Türkiye de, oluşum şekli, su düşüm yüksekliği ve su miktarıbakımından birbirinden farklıbirçok şelale
bulunmaktadır. Araştırma konumuz olan Gümüşsu (Homa) şelalesi de önemli turizm potansiyeline sahip şelalelerden biri olmasına
rağmen yeterince değerlendirilememiştir. Şelale, tektono-karstik kökenli Pınarbaşıkaynağından çıkan suların 150 metre aktıktan
sonra 15 ve 30 m. yüksekliğinde faya bağlıolarak gelişmişiki eğim kırıklığından düşüşyapmasıile oluşmuştur. Sular, ofiolitli
melanjıkesen fayların oluşturduğu eğim kırıklığından düşüm yapar.
Araştırma sahasıkarasal ve Akdeniz ikliminin mücadele sahasında yer alır. Bu nedenle geçiştipi iklim özellikleri görülür.
Yörenin iklim özelliklerini ortaya koymak için Dinar ve Çivril meteoroloji istasyonlarının rasatlarından yararlanılmıştır.
Şelale ve yakın çevresinde başlıca üç litolojik birim seçilmektedir. Bunlarkalkerler, ofiolitli melanj ve alüvyonlardır. Kalkerler,
Akdağformasyonu, Çamoluk formasyonu, Akçay formasyonu ve Kartal formasyonu şeklinde adlandırılmıştır. Melanj, Akçay
vadisi boyunca küçük bir sahada tabanda peridotit ve piroksenitler görülür. Yöredeki en genç birim Kuaterner yaşlıalüvyonlardır.
Kuaterner birimleri, daimi ve sürekli akışa sahip akarsuların çevredeki dağlardan yağışlımevsimlerde getirip graben tabanına
bıraktıklarıçakıl, kum, silt ve kil içerikli alüvyonlardan, dağile ovanın temas kısmında gelişmişolan birikinti yelpaze çökellerinden,
Beydilli-Yuva arasında ve Akçay vadisinde fay diklikleri önünde gelişmişyamaç molozlarından oluşmaktadır.
Gümüşsu ve çevresi başlıca iki jeomorfolojik üniteden oluşur: Akdağve Dinar grabeni. Şelale, Akdağ’ın güney yamacında yer
alır. Akdağ, etrafıfaylarla çevrili, Sandıklı, Çivril-Dinar, Dombay depresyonlarıarasında yükselen kuzeybatı-güneydoğu yönlü uzun
eksene sahip bir horsttur. Depresyon tabanından kütleye geçişeğim atımlıfayların bir neticesi olarak ani olarak gerçekleşmektedir.
Fay diklikleri, periyodik ve daimi akışlıakarsular tarafından yarılmıştır. Uşak-Isparta karayolunun Yuva-Dinar arasında kalan kısmı
boyunca faya ait morfolojik özelliklerin hemen hemen hepsini görmek mümkündür. Fay façetaları, fay aynaları, fay breşleri, asılı
vadiler, sıralıkaynaklar, sıralıbirikinti koni ve yelpazeleri bunlardandır. Araştırmamıza konu olan Gümüşsu ve çevresinde de bu
özellikleri görmek imkân dâhilindedir. Çivril-Dinar depresyonu tabanıalt basamaktan fay dikliği ile ayrılır. Diklik, BeydilliGümüşsu arasındaki karayolu boyunca izlenmektedir. Diklik, ofiolitli melanjdan yapılıdır. Periyodik akışlıakarsular tarafından
kısmen parçalanmıştır. Şelale, bu yamaçta yer alır. Çok kısa mesafede eğim atımlıfaylarla deforme edilmiştir.
Sahanın en önemli akarsuyu Gümüşsu doğusunda akışgösteren, Akdağüzerinde genişbir beslenme havzasına sahip olan,
Akçay’dır. Akçay, Gümüşsu doğusunda Dinar grabenine iner. Şelaleyi besleyen Pınarbaşıkaynağı(Kocapınar), 1020 metre
yükseltiye sahip olup, ortalama debisi 85 l/s’dir. Debi miktarı70-93 l/s arasında değişmektedir. İlkbahar sonu yaz başı, debinin
maksimum olduğu sezondur. Sonbaharda debi düşmektedir. Kaynak suları, kasabanın içme suyu ihtiyacının bir kısmının
karşılanmasında ve Akçay’ın oluşturduğu birikinti yelpazesi üzerindeki tarım alanlarının sulanmasında kullanılmaktadır. Bunun
yanında bir ara şişelenerek piyasaya sürülmüştür.
Gümüşsu’nun güneybatısında IşıklıGölü, güneydoğusunda ise Gökgöl bulunur. Akçay’ın oluşturduğu birikinti yelpazesi bu iki
gölü birbirinden ayırır. Doğal bir göl olan IşıklıGölü, çevredeki tarım alanlarınıve yerleşmeleri tehdit etmesi nedeni ile 1953
yılından itibaren yapılan çalışmalarla batı, güney ve doğu kıyılardan seddelerle çevrilmişve baraj gölü haline dönüştürülmüştür.
Göl, A SınıfıSulak Alan niteliğindedir. Birçok yerli ve göçmen kuşun korunma ve barınma alanıdır.
Bitki coğrafyasıbakımından saha Akdeniz ve İran-Turan Flora bölgelerinin geçişzonunda bulunur. Coğrafi konumu,
jeomorfolojik yapısıve klimatik özellikleri nedeni ile Akdağ, çeşitli bitki topluluklarından oluşmuşbir vejetasyona sahiptir. Şelale
ve çevresinin hâkim doğal bitki örtüsünü, meşe topluluklarıoluşturur. Rekreasyon alanındaki gür bitki örtüsü, ilkbahar ve yaz
mevsiminde şelalenin uzaktan açık bir şekilde görülmesini engellemektedir.
Gümüşsu Şelalesi, tektono-karstik kökenli Pınarbaşıkaynağından çıkan suların 150 metre aktıktan sonra iki eğim kırıklığından
düşüşyapmasıile oluşmuştur. Eğim kırıklıkları, ofiolitli melanjıkesen eğim atımlıfayların eseridir. Bu fayları şelalenin batısındaki
yürüyüşpatikasına ait yarma boyunca görmek mümkündür. Su düşüşyüzeyi oldukça kıvrımlıve kırıklıbir yapıya sahip olan
radiyolaritlerden oluşur. Eğim kırıklıklarıarka arkaya basamaklar şeklinde sıralanır. Üst basamaktan sular daha görkemli şekilde
dökülmektedir. Bu durum eğim kırıklığının açısal değeri, yüksekliği ve suların toplu ya da dağınık şekilde düşüşyapmasıile
ilişkilidir. Nitekim üst basamakta sular toplu olarakdökülür iken alt basamakta sular kollara ayrılarak düşüm yapmaktadır. Üst
basmağın güneybatıya bakan cephesinde eğim değeri yaklaşık 85 derece iken alt basamakta eğim 75 derece kadardır. Her iki
basamakta da suların düşüm yaptığıyerde dev kazanıgelişme imkânıbulamamıştır.
Şelale çevresinde, Gümüşsu Belediyesi tarafından kavak, söğüt ve çınar gibi bitkilerle kaplıalan içinde yapılmışpiknik masaları,
barbeküler (20 tane), mescit ve çocuk oyun parkıbulunmaktadır. Gümüşsu Şelalesi’nin en önemli avantajı, birçok doğal ve kültürel
çekiciliği bünyesinde barındıran çevreye yakın bir konumda bulunmasıve ulaşımının kolay olmasıdır. Nitekim AkdağTabiat Parkı
sınırı, Pınarbaşı(Kocapınar) kaynağının birkaç yüz metre kuzeyinden geçmektedir. Bilindiği üzere bu tabiat parkı, flora, fauna,
jeolojik ve jeomorfolojik unsurlarıbünyesinde barındırmaktadır. Tabiat Parkı’nda, Yılkıatları, Anadolu Sıvacısı, Geyik, Kara
Akbaba, Kaya Kartalı, Küçük Kerkenez, nesilleri tehlike altında olan Kızıl Akbaba, SakallıAkbaba gibi hayvanlar ile 124’ü
endemik olmak üzere 1058 bitki türü bulunmaktadır. Tokalıkanyonu, Kurtini mağarasıgibi jeomorfolojik şekiller, Romalılar
döneminden kalma kalıntılar, Kocayayla ve Oktur yaylalarıpark alanıiçindeki diğer çekiciliklerdir. Dağlık kütle yamaç paraşütü,
jeep safarisi, doğa fotoğrafçılığıgibi turistik aktiviteler için uygun özellikler taşımaktadır. Gökgöl ve IşıklıGölü şelaleye yakın
konumdaki diğer cazibe unsurlarıdır. Bu sulak alanlar kuşgözlemciliği, su sporları, sportif balıkçılık açısından çok uygundur. Ayrıca
göl kıyılarında ziyaretçilere hizmet veren balık lokantalarıbulunmaktadır.
Daha çok yakın çevrede yaşayan halk tarafından tercih edilmektedir. Rekreasyonal faaliyet sezonu, Mayıs-Ekim arasındaki
dönemdir. Gümüşsu şelalesi ve çevresi önemli turistik potansiyele sahip olmasına rağmen yeterince değerlendirilmemiştir.
Şelalenin en önemli avantajıulaşım yollarına yakınlığıve diğer çekiciliklerle iç içe olmasıdır. Bu makalede, Gümüşsu Şelalesi ve
yakın çevresinin fiziki ve beşeri coğrafyasıele alınarak yöre ekonomisine daha iyi katkısağlayabilmesi için yapılmasıgereken
hususlar dile getirilmiştir.
olarak ikiye ayrılırlar ve turizm işletmelerinde talebi yönlendiren, turist akışınısağlayan faktörlerdendir. Çivril-Dinar tektonik
havzası, doğal ve beşeri çekicilikler açısından oldukça zengindir. Işıklıve Gökgöl gölleri, AkdağTabiat Parkı, Işıklı, Yuva, Gökgöl,
Suçıkan kaynakları, Işıklıantik kenti, Beycesultan höyüğü önemli çekiciliklerdir. Hiç şüphesiz bunlardan biri de Gümüşsu (Homa)
kasabasısınırlarıiçindeki Gümüşsu Şelalesi’dir. Çeşitli nedenlere bağlıolarak meydana gelen akarsu yatağıboyundaki eğim
kırıklıklarından, suların hızlıdüşüm yaptığıyerler olan şelaleler (çağlayanlar) önemli doğal turistik çekiciliklerden biri olup, eşsiz
görselliğe sahiptirler. Türkiye de, oluşum şekli, su düşüm yüksekliği ve su miktarıbakımından birbirinden farklıbirçok şelale
bulunmaktadır. Araştırma konumuz olan Gümüşsu (Homa) şelalesi de önemli turizm potansiyeline sahip şelalelerden biri olmasına
rağmen yeterince değerlendirilememiştir. Şelale, tektono-karstik kökenli Pınarbaşıkaynağından çıkan suların 150 metre aktıktan
sonra 15 ve 30 m. yüksekliğinde faya bağlıolarak gelişmişiki eğim kırıklığından düşüşyapmasıile oluşmuştur. Sular, ofiolitli
melanjıkesen fayların oluşturduğu eğim kırıklığından düşüm yapar.
Araştırma sahasıkarasal ve Akdeniz ikliminin mücadele sahasında yer alır. Bu nedenle geçiştipi iklim özellikleri görülür.
Yörenin iklim özelliklerini ortaya koymak için Dinar ve Çivril meteoroloji istasyonlarının rasatlarından yararlanılmıştır.
Şelale ve yakın çevresinde başlıca üç litolojik birim seçilmektedir. Bunlarkalkerler, ofiolitli melanj ve alüvyonlardır. Kalkerler,
Akdağformasyonu, Çamoluk formasyonu, Akçay formasyonu ve Kartal formasyonu şeklinde adlandırılmıştır. Melanj, Akçay
vadisi boyunca küçük bir sahada tabanda peridotit ve piroksenitler görülür. Yöredeki en genç birim Kuaterner yaşlıalüvyonlardır.
Kuaterner birimleri, daimi ve sürekli akışa sahip akarsuların çevredeki dağlardan yağışlımevsimlerde getirip graben tabanına
bıraktıklarıçakıl, kum, silt ve kil içerikli alüvyonlardan, dağile ovanın temas kısmında gelişmişolan birikinti yelpaze çökellerinden,
Beydilli-Yuva arasında ve Akçay vadisinde fay diklikleri önünde gelişmişyamaç molozlarından oluşmaktadır.
Gümüşsu ve çevresi başlıca iki jeomorfolojik üniteden oluşur: Akdağve Dinar grabeni. Şelale, Akdağ’ın güney yamacında yer
alır. Akdağ, etrafıfaylarla çevrili, Sandıklı, Çivril-Dinar, Dombay depresyonlarıarasında yükselen kuzeybatı-güneydoğu yönlü uzun
eksene sahip bir horsttur. Depresyon tabanından kütleye geçişeğim atımlıfayların bir neticesi olarak ani olarak gerçekleşmektedir.
Fay diklikleri, periyodik ve daimi akışlıakarsular tarafından yarılmıştır. Uşak-Isparta karayolunun Yuva-Dinar arasında kalan kısmı
boyunca faya ait morfolojik özelliklerin hemen hemen hepsini görmek mümkündür. Fay façetaları, fay aynaları, fay breşleri, asılı
vadiler, sıralıkaynaklar, sıralıbirikinti koni ve yelpazeleri bunlardandır. Araştırmamıza konu olan Gümüşsu ve çevresinde de bu
özellikleri görmek imkân dâhilindedir. Çivril-Dinar depresyonu tabanıalt basamaktan fay dikliği ile ayrılır. Diklik, BeydilliGümüşsu arasındaki karayolu boyunca izlenmektedir. Diklik, ofiolitli melanjdan yapılıdır. Periyodik akışlıakarsular tarafından
kısmen parçalanmıştır. Şelale, bu yamaçta yer alır. Çok kısa mesafede eğim atımlıfaylarla deforme edilmiştir.
Sahanın en önemli akarsuyu Gümüşsu doğusunda akışgösteren, Akdağüzerinde genişbir beslenme havzasına sahip olan,
Akçay’dır. Akçay, Gümüşsu doğusunda Dinar grabenine iner. Şelaleyi besleyen Pınarbaşıkaynağı(Kocapınar), 1020 metre
yükseltiye sahip olup, ortalama debisi 85 l/s’dir. Debi miktarı70-93 l/s arasında değişmektedir. İlkbahar sonu yaz başı, debinin
maksimum olduğu sezondur. Sonbaharda debi düşmektedir. Kaynak suları, kasabanın içme suyu ihtiyacının bir kısmının
karşılanmasında ve Akçay’ın oluşturduğu birikinti yelpazesi üzerindeki tarım alanlarının sulanmasında kullanılmaktadır. Bunun
yanında bir ara şişelenerek piyasaya sürülmüştür.
Gümüşsu’nun güneybatısında IşıklıGölü, güneydoğusunda ise Gökgöl bulunur. Akçay’ın oluşturduğu birikinti yelpazesi bu iki
gölü birbirinden ayırır. Doğal bir göl olan IşıklıGölü, çevredeki tarım alanlarınıve yerleşmeleri tehdit etmesi nedeni ile 1953
yılından itibaren yapılan çalışmalarla batı, güney ve doğu kıyılardan seddelerle çevrilmişve baraj gölü haline dönüştürülmüştür.
Göl, A SınıfıSulak Alan niteliğindedir. Birçok yerli ve göçmen kuşun korunma ve barınma alanıdır.
Bitki coğrafyasıbakımından saha Akdeniz ve İran-Turan Flora bölgelerinin geçişzonunda bulunur. Coğrafi konumu,
jeomorfolojik yapısıve klimatik özellikleri nedeni ile Akdağ, çeşitli bitki topluluklarından oluşmuşbir vejetasyona sahiptir. Şelale
ve çevresinin hâkim doğal bitki örtüsünü, meşe topluluklarıoluşturur. Rekreasyon alanındaki gür bitki örtüsü, ilkbahar ve yaz
mevsiminde şelalenin uzaktan açık bir şekilde görülmesini engellemektedir.
Gümüşsu Şelalesi, tektono-karstik kökenli Pınarbaşıkaynağından çıkan suların 150 metre aktıktan sonra iki eğim kırıklığından
düşüşyapmasıile oluşmuştur. Eğim kırıklıkları, ofiolitli melanjıkesen eğim atımlıfayların eseridir. Bu fayları şelalenin batısındaki
yürüyüşpatikasına ait yarma boyunca görmek mümkündür. Su düşüşyüzeyi oldukça kıvrımlıve kırıklıbir yapıya sahip olan
radiyolaritlerden oluşur. Eğim kırıklıklarıarka arkaya basamaklar şeklinde sıralanır. Üst basamaktan sular daha görkemli şekilde
dökülmektedir. Bu durum eğim kırıklığının açısal değeri, yüksekliği ve suların toplu ya da dağınık şekilde düşüşyapmasıile
ilişkilidir. Nitekim üst basamakta sular toplu olarakdökülür iken alt basamakta sular kollara ayrılarak düşüm yapmaktadır. Üst
basmağın güneybatıya bakan cephesinde eğim değeri yaklaşık 85 derece iken alt basamakta eğim 75 derece kadardır. Her iki
basamakta da suların düşüm yaptığıyerde dev kazanıgelişme imkânıbulamamıştır.
Şelale çevresinde, Gümüşsu Belediyesi tarafından kavak, söğüt ve çınar gibi bitkilerle kaplıalan içinde yapılmışpiknik masaları,
barbeküler (20 tane), mescit ve çocuk oyun parkıbulunmaktadır. Gümüşsu Şelalesi’nin en önemli avantajı, birçok doğal ve kültürel
çekiciliği bünyesinde barındıran çevreye yakın bir konumda bulunmasıve ulaşımının kolay olmasıdır. Nitekim AkdağTabiat Parkı
sınırı, Pınarbaşı(Kocapınar) kaynağının birkaç yüz metre kuzeyinden geçmektedir. Bilindiği üzere bu tabiat parkı, flora, fauna,
jeolojik ve jeomorfolojik unsurlarıbünyesinde barındırmaktadır. Tabiat Parkı’nda, Yılkıatları, Anadolu Sıvacısı, Geyik, Kara
Akbaba, Kaya Kartalı, Küçük Kerkenez, nesilleri tehlike altında olan Kızıl Akbaba, SakallıAkbaba gibi hayvanlar ile 124’ü
endemik olmak üzere 1058 bitki türü bulunmaktadır. Tokalıkanyonu, Kurtini mağarasıgibi jeomorfolojik şekiller, Romalılar
döneminden kalma kalıntılar, Kocayayla ve Oktur yaylalarıpark alanıiçindeki diğer çekiciliklerdir. Dağlık kütle yamaç paraşütü,
jeep safarisi, doğa fotoğrafçılığıgibi turistik aktiviteler için uygun özellikler taşımaktadır. Gökgöl ve IşıklıGölü şelaleye yakın
konumdaki diğer cazibe unsurlarıdır. Bu sulak alanlar kuşgözlemciliği, su sporları, sportif balıkçılık açısından çok uygundur. Ayrıca
göl kıyılarında ziyaretçilere hizmet veren balık lokantalarıbulunmaktadır.
Daha çok yakın çevrede yaşayan halk tarafından tercih edilmektedir. Rekreasyonal faaliyet sezonu, Mayıs-Ekim arasındaki
dönemdir. Gümüşsu şelalesi ve çevresi önemli turistik potansiyele sahip olmasına rağmen yeterince değerlendirilmemiştir.
Şelalenin en önemli avantajıulaşım yollarına yakınlığıve diğer çekiciliklerle iç içe olmasıdır. Bu makalede, Gümüşsu Şelalesi ve
yakın çevresinin fiziki ve beşeri coğrafyasıele alınarak yöre ekonomisine daha iyi katkısağlayabilmesi için yapılmasıgereken
hususlar dile getirilmiştir.
Anahtar Kelimeler
Denizli, Çivril, Gümüşsu, Şelale, Doğal Çekicilik, Turizm
Tam Metin:
PDFRefback'ler
- Şu halde refbacks yoktur.
Bu eser Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.