IST DIE FIKTIVE WELT EINE REALE WELT BEI THOMAS BERNHARD?

Öz

(Thomas Bernhard’ın dünyasıgerçek mi, kurmaca mı?)
Ansiklopedik bilgilere göre “Fiktion” daha çok hayali, insan
zihninde kurgulanmışbir şey olarak tanımlanırken “Real”, düşüncenin
sosyal davranışlara gerçek olarak yansıması  şeklinde
değerlendirilmektedir. Buna rağmen edebi eserlerde neyin “kurmaca”,
neyin “gerçek” olduğunu ayırt etmek oldukça güçtür.
Bu kavramlar esas itibariyle görecelidir ve bu nedenle hem
edebiyatta hem de yazar ve okurun sosyal hayatında farklı şekilde
algılanabilmektedir. Bernhard’ta gerçek ve kurmaca iç içe geçmiştir,
bu nedenle bir çok şey okuyucunun yorumuna bırakılmıştır. Thomas
Bernhard’ın yaşamınıbilmeseydik, gerçek dünyanın hayali bir dünya
olarak anlatıldığınısöyleyebilirdik. Gerçeği en kötü şey olarak gören
Bernhard’a göre gerçeklik o kadar kötü bir şey ki, tarif edilemez ve
şimdiye kadar hiçbir yazar “gerçeği” gerçekte olduğu şekliyle
betimlememiştir.
Bernhard, öykülerinde gerçek ile kurmaca dünya arasında bir
ikilem yaşamaktadır ve hemen her öyküsünde şüphe, korku, hastalık,
çaresizlik, delilik, ölüm, intihar gibi karamsarlık ve nihilizme dayanan
izler görülmektedir.
Bernhard sık sık tekrarlarla, detaylara girerek olayların
sebeplerini açıklamaya çalışmaktadır. Okuyucu bir dedektif edasıyla
ip uçlarınıbirleştirme ile sonuca gitmelidir. Çok anlamlılık, olaylarda
tek düzelik, fakat buna karşılık anlam zenginliği Bernhard’ın edebi
stratejilerini oluşturmaktadır. Okuyucu gerçek dünya ile hayali dünya
arasında bırakılmaktadır. Her iki tarafa da geçişmümkün
kılınmıştır.