Tarih Boyunca Maraş Şehri’nin Gelişmesini Etkileyen Faktörler
Öz
Bu çalışmada; tarih boyunca Maraş şehrinin gelişmesini etkileyen faktörler araştırılmıştır. Maraş’ın şehir olarak gelişmesinde
iktisadî özellikleri, sosyal ve kültürel özellikleri, coğrafî özellikleri ve iklim özellikleri önemli rol oynamıştır.
Maraş, Anadolu’yu Ortadoğu’ya bağlayan çok önemli bir konumda kurulmuştur. BurasıAnadolu’nun girişve çıkışkapısı
özelliğindedir. Stratejik önemi komutanların burayısürekli elde tutmak istemelerine yol açmıştır. Buraya yerleşen milletlerden
özellikle Türkler, sürekli el değiştirme nedeniyle talan olan topraklarına aldırmadan, kendilerini burada yaşamanın zorluğuna
alıştırmışlardır. Bu milletler Anadolu’nun bir sınır şehri olan Maraş’ta her türlü olumsuzluğa rağmen kalmayıistemişlerdir. Ilıman
iklimi ve topraklarının verimliliği şehirde her türlü bitkinin yetişmesine imkân tanımıştır. Bunun yanında coğrafî olarak insan
yerleşmelerine uygunluğu ve uluslar arasıyollar üzerinde bulunması şehirleşmeyi kolaylaştırmıştır.
Eskiden Maraş, işlek çarşısıve canlıbedestenleriyle bir ticaret merkezi idi. Maraş’tan Çukurova’ya, Suriye’ye, Irak’a, Kuzey ve
Orta Anadolu’ya kervanlar çıkardı. Toroslardan Suriye ve Irak’a geçen orduların ihtiyaçlarıburadan karşılanırdı. Anadolu’nun her
tarafından gelen kervanlar, MaraşBedesteni’nde yüklerini tuttuktan sonra bunlarıdört bir tarafa dağıtırlardı.
1563 tarihli Maraştahrir defterinde, Maraş’ta boyahane, kirişhane, debbağhane, macun hane, değirmen gibi çeşitli malların
imal edildiği yerler ile bunların satıldığıdükkânlar ve bir bedesten bulunduğu belirtilmiştir. Aynıdönemde tarım ve hayvancılık
önemli bir yer tuttuğu kaydedilmiştir. Ayrıca bu dönemde, Maraş’ın eteklerine kurulduğu Ahır Dağı’nın Küçük Göl mevkiinde, her
sene Haziran ayının birinci gününden başlayıp yedi sekiz gün devam eden panayır kurulurdu.
XVI. yüzyılda Maraş’ta şehirde boyacılıkla alâkalıolduğu tahmin edilen 11 adet de basmahane bulunduğu kaydedilmiştir. XVII.
yüzyıl başlarında dokumacılık, boyacılık ve kırmızıpamukluların üretiminin devam etmekte olduğu bildirilmektedir. Yine bu yüzyıl
itibariyle, Maraş’ın iri ve sulu narının çevre illere gönderildiği belirtilmiştir. XVIII. yüzyıla gelindiğinde, Maraş’ın geliri tek başına
bir vezire yetmeyecek kadar azdı. XIX. yüzyılın sonlarıile XX. yüzyılın başlarında, şehirde pirinç, mısır, kuşdarısı, çavdar, nohut,
fasulye, bakla, patates üretimi yoğun şekilde yapılıyordu. Ayrıca zeytin, acıbadem, üzüm bağları, fıstık, cehri ağaçları, zerdali
yetiştirilip ihraç ediliyordu. MaraşMutasarrıflığı’na atanan Yahya Dede Paşa’nın teşvikleriyle 1884 yılında şehirde, 2 milyondan
fazla melengiç ağacının fıstık aşılamasıgerçekleştirilerek, önemli bir gelir kaynağısağlanmıştır. Aynıdönemde şehirde, ekonomik
değeri olan birçok hayvan yetiştirilmiştir. 1910’lu yıllarda, Maraş’ın ihracatı, ithalatından üç katından fazladır. Bu dönemde şehrin
ekonomisi, kendi kendine yeten ve üretim fazlasınıihraç eden bir yapıya sahiptir. Bu özelliği OsmanlıDevleti’nin son zamanlarına
kadar devam etmiştir.
Maraş, konum itibariyle, Mezopotamya veKuzey Suriye’yi Anadolu’ya bağlayan kervan yolu üzerinde yer almıştı. Bu da
ticarete bir hareket getiriyordu. Şehirdeki canlıticaret hayatı, ikinci bir bedesten kurma ihtiyacınıdoğurmuştu. Bu amaçla XVII.
yüzyılın başlarında, Yeni Bedesten (AşağıBedesten) inşa edilmiştir. Bu dönemde Maraş’tan yüklenen ticaret kervanlarıHalep’e
mallarınıindirir, buradan mal yükleyerek tekrar Maraş’a gelirlerdi.
Kaynaklardan anlaşıldığıüzere Cumhuriyet’in ilk dönemlerinde Maraş’ta dokumacılık, dericilik, saraççılık, kuyumculuk,
demircilik, mobilyacılık, tornacılık ve çeltikçilik alanlarında faaliyetler olduğu görülmektedir. Fakat 1930’a kadar geçen süre
içerisinde Maraşekonomisi, I. Dünya Savaşıve Milli Mücadele dönemlerindeki insan ve maddî kayıplar yüzünden gerilemiştir.
Maraş’ın yamaçlarıağaçlıve yayla özelliği taşımasına rağmen, şehrin ovasında Maraşbiberi denilen yöreye özgü kırmızıbiber
yetiştirilir. Aynızamanda şehrin bu bölümü 4/5’i bataklık olduğundan bu kesimde pirinç ve pamuk ekimi yoğun olarak yapılmıştır.
Bu tarihten sonra, özellikle 1945’ten sonra gelişen ekonomisiyle, sattığımalların değeri aldığımalların değerini geçmiştir. Bunun
yanında Maraş’ta şeker pancarıziraatıbaşlamıştır.
Maraş’ta devlet eliyle açılan ilk tesis 1924’lü yıllarda Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla bir fabrika açılmıştır. Bunun
yanında, 1926 yılında evlerde ve atölyelerde el dokuma tezgâhıtespit edilmiştir. Bu tarihlerden 1950’ye kadar Maraşekonomisi
çeltikçilik ve Adana Milli Mensucat İplik Fabrikası’ndan alınan iplikleri dokuyan tezgâhlar etrafında gelişmiştir. 1950’li yıllarda
Maraş’ta yoğun olarak çorap üretimi yapıldığıtespit edilmiştir. 9 Ocak 1956 yılında şehirde imalât sanayinde kurulan ikinci tesis
açılmıştır. Bunu diğer fabrikaların ve sanayi sitelerinin açılmasıizlemiştir.
Maraş’ta 1980’li yıllarla birlikte Türkiye’de piyasa ekonomisinin uygulanmaya başlamasıyla, sanayileşme altyapısıoluşmaya
başlamıştır. 1990’lıyıllarla birlikte bölgesel ve uluslararasıticarete açılmaya başlamıştır. Şehirde tekstil sanayi gelişmişve Organize
Sanayi Bölgesi kurulmuştur.
MaraşhalkınıDulkadir Türkmenleri ile Beyazıt Türkmenleri oluşturmaktadır. 1950’li yıllardan itibaren köylerden Maraş’a
göçler dolayısıyla şehrin nüfusu hızla artmıştır. Bunun yanında ekonomik gelişmeye paralel olarak doğu ve güneydoğu
bölgelerimizden yoğun bir göçe tabi olmuştur. Çevre il ve ilçelerden şehre gelen bu insanlar hızla yeni mahallelerin kurulmasına yol
açmıştır. Şehir tüm yönlere doğru genişleme göstermiştir. Maraş’ın her alanda başarısağlamasında kendi gelenek ve görenekleri önemli ve belirleyici bir rol üstlenmiştir. Şehir halkı
kendine özgü sosyal ve kültürel değerleri ile atılımcı, cesur, dürüst, ticarî cesareti ile devletine, milletine sahip ve bağlıolmuştur. Bu
sosyal temel, insanların şehirlerine sahip çıkarak daha fazla üretim yapma ve pazarlama yollarınıaçmalarına imkân sağlamıştır.
Maraşhalkındaki değerler bütünü, şehrin sosyal hayatınıbelirlemişve şehrin fizikî yapısının temelini oluşturmuştur. Günlük
hayat ev, câmi, işyeri arasında devam ederdi. Bunlara daha sonralarıkahvehane eklenmiştir.
Maraş, Türkiye’nin Akdeniz Bölgesi’nin Adana Bölümü’nün kuzeydoğusunda yer almıştır. Ahır Dağı’nın eteklerinde meyilli bir
arazi üzerinde olup sulak ve verimli bir ovaya sahiptir. Kale ve çevresinin su merkezlerine yakınlığıve şehri kontrol edip
savunmasının kolaylığı, şehrin buraya kurulmasına neden olmuştur.
iktisadî özellikleri, sosyal ve kültürel özellikleri, coğrafî özellikleri ve iklim özellikleri önemli rol oynamıştır.
Maraş, Anadolu’yu Ortadoğu’ya bağlayan çok önemli bir konumda kurulmuştur. BurasıAnadolu’nun girişve çıkışkapısı
özelliğindedir. Stratejik önemi komutanların burayısürekli elde tutmak istemelerine yol açmıştır. Buraya yerleşen milletlerden
özellikle Türkler, sürekli el değiştirme nedeniyle talan olan topraklarına aldırmadan, kendilerini burada yaşamanın zorluğuna
alıştırmışlardır. Bu milletler Anadolu’nun bir sınır şehri olan Maraş’ta her türlü olumsuzluğa rağmen kalmayıistemişlerdir. Ilıman
iklimi ve topraklarının verimliliği şehirde her türlü bitkinin yetişmesine imkân tanımıştır. Bunun yanında coğrafî olarak insan
yerleşmelerine uygunluğu ve uluslar arasıyollar üzerinde bulunması şehirleşmeyi kolaylaştırmıştır.
Eskiden Maraş, işlek çarşısıve canlıbedestenleriyle bir ticaret merkezi idi. Maraş’tan Çukurova’ya, Suriye’ye, Irak’a, Kuzey ve
Orta Anadolu’ya kervanlar çıkardı. Toroslardan Suriye ve Irak’a geçen orduların ihtiyaçlarıburadan karşılanırdı. Anadolu’nun her
tarafından gelen kervanlar, MaraşBedesteni’nde yüklerini tuttuktan sonra bunlarıdört bir tarafa dağıtırlardı.
1563 tarihli Maraştahrir defterinde, Maraş’ta boyahane, kirişhane, debbağhane, macun hane, değirmen gibi çeşitli malların
imal edildiği yerler ile bunların satıldığıdükkânlar ve bir bedesten bulunduğu belirtilmiştir. Aynıdönemde tarım ve hayvancılık
önemli bir yer tuttuğu kaydedilmiştir. Ayrıca bu dönemde, Maraş’ın eteklerine kurulduğu Ahır Dağı’nın Küçük Göl mevkiinde, her
sene Haziran ayının birinci gününden başlayıp yedi sekiz gün devam eden panayır kurulurdu.
XVI. yüzyılda Maraş’ta şehirde boyacılıkla alâkalıolduğu tahmin edilen 11 adet de basmahane bulunduğu kaydedilmiştir. XVII.
yüzyıl başlarında dokumacılık, boyacılık ve kırmızıpamukluların üretiminin devam etmekte olduğu bildirilmektedir. Yine bu yüzyıl
itibariyle, Maraş’ın iri ve sulu narının çevre illere gönderildiği belirtilmiştir. XVIII. yüzyıla gelindiğinde, Maraş’ın geliri tek başına
bir vezire yetmeyecek kadar azdı. XIX. yüzyılın sonlarıile XX. yüzyılın başlarında, şehirde pirinç, mısır, kuşdarısı, çavdar, nohut,
fasulye, bakla, patates üretimi yoğun şekilde yapılıyordu. Ayrıca zeytin, acıbadem, üzüm bağları, fıstık, cehri ağaçları, zerdali
yetiştirilip ihraç ediliyordu. MaraşMutasarrıflığı’na atanan Yahya Dede Paşa’nın teşvikleriyle 1884 yılında şehirde, 2 milyondan
fazla melengiç ağacının fıstık aşılamasıgerçekleştirilerek, önemli bir gelir kaynağısağlanmıştır. Aynıdönemde şehirde, ekonomik
değeri olan birçok hayvan yetiştirilmiştir. 1910’lu yıllarda, Maraş’ın ihracatı, ithalatından üç katından fazladır. Bu dönemde şehrin
ekonomisi, kendi kendine yeten ve üretim fazlasınıihraç eden bir yapıya sahiptir. Bu özelliği OsmanlıDevleti’nin son zamanlarına
kadar devam etmiştir.
Maraş, konum itibariyle, Mezopotamya veKuzey Suriye’yi Anadolu’ya bağlayan kervan yolu üzerinde yer almıştı. Bu da
ticarete bir hareket getiriyordu. Şehirdeki canlıticaret hayatı, ikinci bir bedesten kurma ihtiyacınıdoğurmuştu. Bu amaçla XVII.
yüzyılın başlarında, Yeni Bedesten (AşağıBedesten) inşa edilmiştir. Bu dönemde Maraş’tan yüklenen ticaret kervanlarıHalep’e
mallarınıindirir, buradan mal yükleyerek tekrar Maraş’a gelirlerdi.
Kaynaklardan anlaşıldığıüzere Cumhuriyet’in ilk dönemlerinde Maraş’ta dokumacılık, dericilik, saraççılık, kuyumculuk,
demircilik, mobilyacılık, tornacılık ve çeltikçilik alanlarında faaliyetler olduğu görülmektedir. Fakat 1930’a kadar geçen süre
içerisinde Maraşekonomisi, I. Dünya Savaşıve Milli Mücadele dönemlerindeki insan ve maddî kayıplar yüzünden gerilemiştir.
Maraş’ın yamaçlarıağaçlıve yayla özelliği taşımasına rağmen, şehrin ovasında Maraşbiberi denilen yöreye özgü kırmızıbiber
yetiştirilir. Aynızamanda şehrin bu bölümü 4/5’i bataklık olduğundan bu kesimde pirinç ve pamuk ekimi yoğun olarak yapılmıştır.
Bu tarihten sonra, özellikle 1945’ten sonra gelişen ekonomisiyle, sattığımalların değeri aldığımalların değerini geçmiştir. Bunun
yanında Maraş’ta şeker pancarıziraatıbaşlamıştır.
Maraş’ta devlet eliyle açılan ilk tesis 1924’lü yıllarda Mustafa Kemal Atatürk’ün talimatıyla bir fabrika açılmıştır. Bunun
yanında, 1926 yılında evlerde ve atölyelerde el dokuma tezgâhıtespit edilmiştir. Bu tarihlerden 1950’ye kadar Maraşekonomisi
çeltikçilik ve Adana Milli Mensucat İplik Fabrikası’ndan alınan iplikleri dokuyan tezgâhlar etrafında gelişmiştir. 1950’li yıllarda
Maraş’ta yoğun olarak çorap üretimi yapıldığıtespit edilmiştir. 9 Ocak 1956 yılında şehirde imalât sanayinde kurulan ikinci tesis
açılmıştır. Bunu diğer fabrikaların ve sanayi sitelerinin açılmasıizlemiştir.
Maraş’ta 1980’li yıllarla birlikte Türkiye’de piyasa ekonomisinin uygulanmaya başlamasıyla, sanayileşme altyapısıoluşmaya
başlamıştır. 1990’lıyıllarla birlikte bölgesel ve uluslararasıticarete açılmaya başlamıştır. Şehirde tekstil sanayi gelişmişve Organize
Sanayi Bölgesi kurulmuştur.
MaraşhalkınıDulkadir Türkmenleri ile Beyazıt Türkmenleri oluşturmaktadır. 1950’li yıllardan itibaren köylerden Maraş’a
göçler dolayısıyla şehrin nüfusu hızla artmıştır. Bunun yanında ekonomik gelişmeye paralel olarak doğu ve güneydoğu
bölgelerimizden yoğun bir göçe tabi olmuştur. Çevre il ve ilçelerden şehre gelen bu insanlar hızla yeni mahallelerin kurulmasına yol
açmıştır. Şehir tüm yönlere doğru genişleme göstermiştir. Maraş’ın her alanda başarısağlamasında kendi gelenek ve görenekleri önemli ve belirleyici bir rol üstlenmiştir. Şehir halkı
kendine özgü sosyal ve kültürel değerleri ile atılımcı, cesur, dürüst, ticarî cesareti ile devletine, milletine sahip ve bağlıolmuştur. Bu
sosyal temel, insanların şehirlerine sahip çıkarak daha fazla üretim yapma ve pazarlama yollarınıaçmalarına imkân sağlamıştır.
Maraşhalkındaki değerler bütünü, şehrin sosyal hayatınıbelirlemişve şehrin fizikî yapısının temelini oluşturmuştur. Günlük
hayat ev, câmi, işyeri arasında devam ederdi. Bunlara daha sonralarıkahvehane eklenmiştir.
Maraş, Türkiye’nin Akdeniz Bölgesi’nin Adana Bölümü’nün kuzeydoğusunda yer almıştır. Ahır Dağı’nın eteklerinde meyilli bir
arazi üzerinde olup sulak ve verimli bir ovaya sahiptir. Kale ve çevresinin su merkezlerine yakınlığıve şehri kontrol edip
savunmasının kolaylığı, şehrin buraya kurulmasına neden olmuştur.
Anahtar Kelimeler
Maraş, Gelişme, Şehirleşme, İktisadî Özellikler, Sosyal ve Kültürel Özellikler, Coğrafî Özellikler, İklim Özellikleri.
Tam Metin:
PDFRefback'ler
- Şu halde refbacks yoktur.
Bu eser Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.