Meslek Yüksekokullarinin Bulunduklari Yerleşim Yerlerindeki Ekonomik Etkileri: Erciş Örneği
Öz
Ekonomik kalkınma, üretim ve kişi başına gelir artışının yanısıra ekonomik ve sosyo-kültürel yapının değiştirilmesi ve
yenilenmesini de gerektirmektedir. Kalkınma ile sanayileşme arasında sıkıbir ilişki vardır. Çünkü kalkınma ile birlikte işgücü
yoğunluğu tarımdan sanayi sektörüne, sanayiden de hizmetler sektörüne doğru bir artışgöstermektedir. Bu durumda kalkınmanın
motoru sanayi sektörü olmaktadır. Ancak günümüzde gelişmişülke ekonomilerinde oluşturduğu istihdam hacmi, katma değer,
üretim ve tüketim yapısındaki çeşitlilik gibi faktörlerle en önemli sektör konumuna gelen hizmetler sektörü, teknik gelişmelerin de
etkisiyle bir yan veya yardımcısektör olmaktan çıkmışve ülkelerin gelişmişlik düzeylerini belirleyici kriterlerden biri durumuna
gelmiştir.
Eğitim, hizmet sektörünün bir alt sektörü konumundadır. İktisadi mekanizma açısından eğitimin hizmetler sektörünün bir alt
sektörü olmasıdışında, genellikle vasıfsız işgücünün tarım sektöründe yoğunlaştığıda dikkate alınırsa eğitim, aynızamanda vasıf
gerektiren sanayi ve hizmetler sektöründe istihdam edilecek işgücünün yetişmesine katkıda bulunmaktadır. Başka bir deyişle
eğitim, sektörel açıdan milli gelirin oluşumuna katkıda bulunurken, ekonomide milli gelirin oluşumunda en fazla katkıyıyapan
sanayi ve hizmetler sektörüne girdi de temin ederek, üretim faktörlerinden en önemlisi olan işgücünün oluşumuna katkıda
bulunur.
Yapılan bu çalışma ile eğitimin ekonomik kalkınma üzerine oynadığırol somut bilgi ve bulgularla açıklanmaya çalışılmış, daha
sonra eğitimin tüketim yönüne değinilerek, bir eğitim kurumu olan Yüzüncü Yıl Üniversitesi ErcişMeslek Yüksekokulunun
bulunduğu yörede doğurduğu ekonomik canlanma irdelenmeye çalışılmıştır.
Yapılan bu çalışma ile ilgili materyaller, birincil ve ikincil kaynaklardan temin edilmeye çalışılmıştır. Özellikle teorik çerçevede
ele alınan eğitimin ekonomik etkilerinde ikincil kaynak kullanarak, konuyla ilgili kitap, makale, web sayfalarıve istatistikî
dokümanlardan faydalanılmıştır. Ercişörneğinin ele alındığıkısımda ise, birincil kaynaklara müracaat edilerek, ErcişMeslek
Yüksekokulunun mali, personel ve öğrenci yapısıyla ilgili olarak söz konusu birimler ile yüz yüze görüşülmüşyapılan harcamaların
ticari (esnaf) kesimine olan etkilerini ölçmek amacıyla anket uygulamasına başvurulmuştur. Elde edilen verilerin
değerlendirilmesinde SPSS for Windows istatistikî programıkullanılmıştır.
Çalışmada, eğitim harcamalarıyani eğitimin tüketim yönü ele alınarak, bu konuda Yüzüncü Yıl Üniversitesi ErcişMeslek
Yüksekokulu örnek olarak ele alınmıştır. Böylece Yüksekokul öğrencileri ile personelinin harcamalarının, İlçe esnaf, sanatkâr ve
ticaret erbabına olan etkisi incelenmeye çalışılmıştır.
Eğitim kurumları, yetiştirdiği nitelikli elemanlar vasıtasıyla ülke ekonomisine yaptığıkatkıların ( eğitimin üretim yönü ) yanısıra
yaptıklarıharcamalarla da ( eğitimin tüketim yönü) ekonomik büyümeye katkıda bulunurlar. İşte bu eğitim kurumlarından biri olan
Yüzüncü Yıl Üniversitesi ErcişMeslek Yüksekokulu, Ülkemizdeki 643’ü devlet, 25’i de Vakıf Üniversitelerinde olmak üzere
toplam 668 Meslek Yüksekokulundan biridir. Çalışmada basit yüzdeler ve çapraz tablolar kullanılmıştır. Anket sorularındaki
harcamalar Erciş İlçesi ile sınırlıtutulmuştur. Verilerin değerlendirilmesinde SPSS (Statistical Packet for Social Sciences) for
Windows istatiki programından yararlanılmıştır. Çalışmanın başlıca materyalini tabakalıtesadüfî örnekleme yöntemi ile seçilen 84’ü
öğrenci, 22’si personel ve 67’si de esnaf olmak üzere toplam 174 kişiden toplanan orijinal nitelikli veriler oluşturmuştur. Anketlerin
değerlendirilmesinde bu üç grup ayrıayrıele alınmıştır. Bu çalışmada elde edilen veriler, ErcişMeslek Yüksekokulu’nun Erciş’in
ekonomik yapısıüzerinde çok büyük etki ve katkısının olduğunu göstermektedir.
Yapılan çalışma ampirik bir çalışma olduğundan, uygulamalıaraştırmalarda kullanılan iki araçtan biri olan anket yöntemi
kullanılmıştır. Kullanılan bu yöntemde, kapalıve açık uçlu soru sorma tekniğinin ikisinden de yararlanılmıştır.
Üç ayrıgruba yönelik yapılan anket çalışmasında öğrenciler için 1062 kişi olarak belirlenen ana kütleye örnekleme tekniği
uygulanmıştır. Buna göre örneğin seçildiği ana kütlenin özelliklerini herhangi bir sapma göstermeden yansıtabilmesi ve yeterli
büyüklükte olmasıiçin %5 önem seviyesi ve %5 hata payıdikkate alınmıştır. Bu nedenle minimum 1062 ana kütleye 53, 38 ana
kütleye 2 ve 910 ana kütleye1
40 kişi alınmasıgerekmesine rağmen örnek büyüklüğü bu çalışmada daha da yukarıda tutularak
öğrenci için 84, personel için 22 ve esnaf için 67 olarak belirlenmiştir
2
. Bu üç gruba uygulanan üç farklıanket çalışması2010 Nisan
ayıile Haziran aylarıarasında yapılmıştır. Eğitim ve eğitim yatırımları, beşeri sermayenin oluşumuna katkıda bulunan faktörlerden birisidir. Beşeri sermayenin
gelişmesine yönelik harcamalar mevcut tüketimi ve aynızamanda gelecekte üretim faktörü olan insan unsurunun gelişmesiyle,
üretim seviyesini etkileyen bir yatırım şekli olarak önem taşımaktadır. Bu iki özelliğinden dolayıeğitim, diğer iktisadi mal ve
hizmetlerden farklıbir konuma sahiptir. Bu yönüyle eğitim ekonomisi bir bilim dalıolarak bulunduğumuz asırda kendini
göstermeye başlamıştır.
İşte bu eğitim kurumlarından biri olan Yüzüncü Yıl Üniversitesi ErcişMeslek Yüksekokulu ile ilgili olarak yaptığımız
araştırmada aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir:
Araştırma sonuçlarına göre, Yüzüncü Yıl Üniversitesi ErcişMeslek Yüksekokulunda öğrenim gören öğrencilerin yaklaşık
%70’i Ercişdışından ( çoğunlukla doğu ve güneydoğu bölgelerinden ) gelmiştir. Bu öğrencilerin yaklaşık %50’isinin aylık geliri 200
TL ile 300 TL arasındadır ve %60’a yakınıbu gelirlerini ailelerinden temin etmektedirler. Örneklemede ele alınan öğrencilerin
%50’ye yakınının ailesinin aylık geliri 500 TL ile 1000 TL arasındadır.
Ercişilçesinde öğrenim gören öğrencilerin yaklaşık %90’ıkiralık evlerde barınmaktadır. Ve bunların %40’a yakınının barınma
harcaması100 TL ile 150TL arasındadır. Yüksekokul öğrencilerinin yaklaşık %60’ının gelirlerinden beslenme için ayırdıklarıpay ise
50 TL ile 100 TL arasıdır. Giyim için ayrılan tutar da 50 TL’den azdır. Örneklemede ele alınan öğrencilerin yaklaşık %90’ıeğitim
için 50 TL’den az harcama yapmaktadırlar. Bunların ulaşım için harcadıklarıtutar ise 50 TL ile 100 TL arasıdır.
Gene araştırma sonuçlarına göre, örneklemede ele alınan personelin %70’e yakınıevli ve 3–4 arasınüfusa sahiptir. Bunların
%80’ine yakınıgelirinin tamamınıharcıyor. Personelin yaklaşık %40’ının geliri 2000 TL ile 2500 TL arasındadır.
Deneklerin yaklaşık %30’unun ulaşım için yaptıklarıharcama 50 TL ile 100 TL arası, beslenme için yaptıklarıharcama ise 200
TL ile 300 TL arasıdır.
Örneklemede ele alınan ve üçüncü grubu oluşturan İlçedeki esnafın yaklaşık %40’ınıdiğer olarak nitelendirdiğimiz hediyelik
eşya, kundura, kuaför vb. ticaret erbabıoluşturmaktadır. Anket yapılan deneklerden %80’ine yakınısatışlarının öğrencilerin
Erciş’te olduğu dönemlerde arttığınıifade etmiştir.
Nihayet, ülke kalkınmasında önemli bir yere sahip olan eğitimin aynızamanda tüketim yönünün harekete geçmesiyle birlikte
bölgesel dengesizlikleri gidermeye yönelik olarak da önemli bir fonksiyon icra ettiği görülmektedir. Özellikle üniversite
mensuplarının İlçede oluşturduğu talep baskısıeğitimin bir sürükleyici sektör olmasıbakımından önemlidir. Bu durum İlçede
hızlandıran mekanizmasının da etkisi ile ekonomik bir canlanmayısürekli tutacaktır.
yenilenmesini de gerektirmektedir. Kalkınma ile sanayileşme arasında sıkıbir ilişki vardır. Çünkü kalkınma ile birlikte işgücü
yoğunluğu tarımdan sanayi sektörüne, sanayiden de hizmetler sektörüne doğru bir artışgöstermektedir. Bu durumda kalkınmanın
motoru sanayi sektörü olmaktadır. Ancak günümüzde gelişmişülke ekonomilerinde oluşturduğu istihdam hacmi, katma değer,
üretim ve tüketim yapısındaki çeşitlilik gibi faktörlerle en önemli sektör konumuna gelen hizmetler sektörü, teknik gelişmelerin de
etkisiyle bir yan veya yardımcısektör olmaktan çıkmışve ülkelerin gelişmişlik düzeylerini belirleyici kriterlerden biri durumuna
gelmiştir.
Eğitim, hizmet sektörünün bir alt sektörü konumundadır. İktisadi mekanizma açısından eğitimin hizmetler sektörünün bir alt
sektörü olmasıdışında, genellikle vasıfsız işgücünün tarım sektöründe yoğunlaştığıda dikkate alınırsa eğitim, aynızamanda vasıf
gerektiren sanayi ve hizmetler sektöründe istihdam edilecek işgücünün yetişmesine katkıda bulunmaktadır. Başka bir deyişle
eğitim, sektörel açıdan milli gelirin oluşumuna katkıda bulunurken, ekonomide milli gelirin oluşumunda en fazla katkıyıyapan
sanayi ve hizmetler sektörüne girdi de temin ederek, üretim faktörlerinden en önemlisi olan işgücünün oluşumuna katkıda
bulunur.
Yapılan bu çalışma ile eğitimin ekonomik kalkınma üzerine oynadığırol somut bilgi ve bulgularla açıklanmaya çalışılmış, daha
sonra eğitimin tüketim yönüne değinilerek, bir eğitim kurumu olan Yüzüncü Yıl Üniversitesi ErcişMeslek Yüksekokulunun
bulunduğu yörede doğurduğu ekonomik canlanma irdelenmeye çalışılmıştır.
Yapılan bu çalışma ile ilgili materyaller, birincil ve ikincil kaynaklardan temin edilmeye çalışılmıştır. Özellikle teorik çerçevede
ele alınan eğitimin ekonomik etkilerinde ikincil kaynak kullanarak, konuyla ilgili kitap, makale, web sayfalarıve istatistikî
dokümanlardan faydalanılmıştır. Ercişörneğinin ele alındığıkısımda ise, birincil kaynaklara müracaat edilerek, ErcişMeslek
Yüksekokulunun mali, personel ve öğrenci yapısıyla ilgili olarak söz konusu birimler ile yüz yüze görüşülmüşyapılan harcamaların
ticari (esnaf) kesimine olan etkilerini ölçmek amacıyla anket uygulamasına başvurulmuştur. Elde edilen verilerin
değerlendirilmesinde SPSS for Windows istatistikî programıkullanılmıştır.
Çalışmada, eğitim harcamalarıyani eğitimin tüketim yönü ele alınarak, bu konuda Yüzüncü Yıl Üniversitesi ErcişMeslek
Yüksekokulu örnek olarak ele alınmıştır. Böylece Yüksekokul öğrencileri ile personelinin harcamalarının, İlçe esnaf, sanatkâr ve
ticaret erbabına olan etkisi incelenmeye çalışılmıştır.
Eğitim kurumları, yetiştirdiği nitelikli elemanlar vasıtasıyla ülke ekonomisine yaptığıkatkıların ( eğitimin üretim yönü ) yanısıra
yaptıklarıharcamalarla da ( eğitimin tüketim yönü) ekonomik büyümeye katkıda bulunurlar. İşte bu eğitim kurumlarından biri olan
Yüzüncü Yıl Üniversitesi ErcişMeslek Yüksekokulu, Ülkemizdeki 643’ü devlet, 25’i de Vakıf Üniversitelerinde olmak üzere
toplam 668 Meslek Yüksekokulundan biridir. Çalışmada basit yüzdeler ve çapraz tablolar kullanılmıştır. Anket sorularındaki
harcamalar Erciş İlçesi ile sınırlıtutulmuştur. Verilerin değerlendirilmesinde SPSS (Statistical Packet for Social Sciences) for
Windows istatiki programından yararlanılmıştır. Çalışmanın başlıca materyalini tabakalıtesadüfî örnekleme yöntemi ile seçilen 84’ü
öğrenci, 22’si personel ve 67’si de esnaf olmak üzere toplam 174 kişiden toplanan orijinal nitelikli veriler oluşturmuştur. Anketlerin
değerlendirilmesinde bu üç grup ayrıayrıele alınmıştır. Bu çalışmada elde edilen veriler, ErcişMeslek Yüksekokulu’nun Erciş’in
ekonomik yapısıüzerinde çok büyük etki ve katkısının olduğunu göstermektedir.
Yapılan çalışma ampirik bir çalışma olduğundan, uygulamalıaraştırmalarda kullanılan iki araçtan biri olan anket yöntemi
kullanılmıştır. Kullanılan bu yöntemde, kapalıve açık uçlu soru sorma tekniğinin ikisinden de yararlanılmıştır.
Üç ayrıgruba yönelik yapılan anket çalışmasında öğrenciler için 1062 kişi olarak belirlenen ana kütleye örnekleme tekniği
uygulanmıştır. Buna göre örneğin seçildiği ana kütlenin özelliklerini herhangi bir sapma göstermeden yansıtabilmesi ve yeterli
büyüklükte olmasıiçin %5 önem seviyesi ve %5 hata payıdikkate alınmıştır. Bu nedenle minimum 1062 ana kütleye 53, 38 ana
kütleye 2 ve 910 ana kütleye1
40 kişi alınmasıgerekmesine rağmen örnek büyüklüğü bu çalışmada daha da yukarıda tutularak
öğrenci için 84, personel için 22 ve esnaf için 67 olarak belirlenmiştir
2
. Bu üç gruba uygulanan üç farklıanket çalışması2010 Nisan
ayıile Haziran aylarıarasında yapılmıştır. Eğitim ve eğitim yatırımları, beşeri sermayenin oluşumuna katkıda bulunan faktörlerden birisidir. Beşeri sermayenin
gelişmesine yönelik harcamalar mevcut tüketimi ve aynızamanda gelecekte üretim faktörü olan insan unsurunun gelişmesiyle,
üretim seviyesini etkileyen bir yatırım şekli olarak önem taşımaktadır. Bu iki özelliğinden dolayıeğitim, diğer iktisadi mal ve
hizmetlerden farklıbir konuma sahiptir. Bu yönüyle eğitim ekonomisi bir bilim dalıolarak bulunduğumuz asırda kendini
göstermeye başlamıştır.
İşte bu eğitim kurumlarından biri olan Yüzüncü Yıl Üniversitesi ErcişMeslek Yüksekokulu ile ilgili olarak yaptığımız
araştırmada aşağıdaki sonuçlar elde edilmiştir:
Araştırma sonuçlarına göre, Yüzüncü Yıl Üniversitesi ErcişMeslek Yüksekokulunda öğrenim gören öğrencilerin yaklaşık
%70’i Ercişdışından ( çoğunlukla doğu ve güneydoğu bölgelerinden ) gelmiştir. Bu öğrencilerin yaklaşık %50’isinin aylık geliri 200
TL ile 300 TL arasındadır ve %60’a yakınıbu gelirlerini ailelerinden temin etmektedirler. Örneklemede ele alınan öğrencilerin
%50’ye yakınının ailesinin aylık geliri 500 TL ile 1000 TL arasındadır.
Ercişilçesinde öğrenim gören öğrencilerin yaklaşık %90’ıkiralık evlerde barınmaktadır. Ve bunların %40’a yakınının barınma
harcaması100 TL ile 150TL arasındadır. Yüksekokul öğrencilerinin yaklaşık %60’ının gelirlerinden beslenme için ayırdıklarıpay ise
50 TL ile 100 TL arasıdır. Giyim için ayrılan tutar da 50 TL’den azdır. Örneklemede ele alınan öğrencilerin yaklaşık %90’ıeğitim
için 50 TL’den az harcama yapmaktadırlar. Bunların ulaşım için harcadıklarıtutar ise 50 TL ile 100 TL arasıdır.
Gene araştırma sonuçlarına göre, örneklemede ele alınan personelin %70’e yakınıevli ve 3–4 arasınüfusa sahiptir. Bunların
%80’ine yakınıgelirinin tamamınıharcıyor. Personelin yaklaşık %40’ının geliri 2000 TL ile 2500 TL arasındadır.
Deneklerin yaklaşık %30’unun ulaşım için yaptıklarıharcama 50 TL ile 100 TL arası, beslenme için yaptıklarıharcama ise 200
TL ile 300 TL arasıdır.
Örneklemede ele alınan ve üçüncü grubu oluşturan İlçedeki esnafın yaklaşık %40’ınıdiğer olarak nitelendirdiğimiz hediyelik
eşya, kundura, kuaför vb. ticaret erbabıoluşturmaktadır. Anket yapılan deneklerden %80’ine yakınısatışlarının öğrencilerin
Erciş’te olduğu dönemlerde arttığınıifade etmiştir.
Nihayet, ülke kalkınmasında önemli bir yere sahip olan eğitimin aynızamanda tüketim yönünün harekete geçmesiyle birlikte
bölgesel dengesizlikleri gidermeye yönelik olarak da önemli bir fonksiyon icra ettiği görülmektedir. Özellikle üniversite
mensuplarının İlçede oluşturduğu talep baskısıeğitimin bir sürükleyici sektör olmasıbakımından önemlidir. Bu durum İlçede
hızlandıran mekanizmasının da etkisi ile ekonomik bir canlanmayısürekli tutacaktır.
Anahtar Kelimeler
Ekonomik Analiz, Eğitim, Ekonomik Kalkınma.
Tam Metin:
PDFRefback'ler
- Şu halde refbacks yoktur.
Bu eser Creative Commons Atıf 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.